Antalya şehir merkezinde Duraliler, Avni Tolunay ve Ünsal mahallesindeki ikiz tapu olayını daha önce gündeme getirmiştim.
Aradan çok fazla geçmedi ama bu mahallerdeki ikiz tapu kahramanları geceleri kendi aralarında gizli gizli toplantılar yaparak üzerlerine geçirdikleri binlerce dönüm araziyi nasıl kurtaracaklarını ve aralarındaki bilgi aktaran kişiyi araştırmaya başlamışlar.
Aslında içerde hain aramayı bırakıp, devletin arazilerine nasıl çöreklendiklerini kimlerin vasıtasıyla çöreklendiklerini hangi devletin memurlarıyla iş birliği yaparak yolsuzluk yaptıklarınının hesabını vermeye hazırlansınlar.
300 kadar sahte tapu 50’nin üzerinde bir hırsızdan bahsediyorum.
Birkaç sahte evrağı ve bu sahte evrağa emza atan kadastro memurlarının, muhtarın ve işbirlikçi bilirkişilerin imzalarının bulunduğu evrakların bir kaçına biraz zorlarına gdecek ama ulaştım.
Bu sahte evraklarda imzası bulunan bir iki bilirkişi rahmetli olmuş, kadastro memuru emekli olmuş olsa da devletimiz bu arazi yağmacılarından yakın zamanda hesap soracaktır.
Bir önceki yazıyı hatırlatmak adına konunun nasıl geliştiğini kısaca sizlere aktarmak istiyorum.
Bir zamanlar bu bahsettiğim mahallleler köy niteliği taşıyordu. Bu köylüllerinde yaylada bulunan arazilerinin tapuları bulunuyordu. Muhtar, aza, kadastro memuru ve birkaç köylü kafa kafaya vererek şehir merkezindeki tapusuz hazine arazilerini nasıl üzerlerine geçireceklerini düşünüp şeytanın bile aklına gelmeyecek plan yapmışlar.
Muhtemelen olayan kahramanı bu bölgeye bakan ve bölge halkını iyi tanıyan kadastro memurunun cin fikirli olmasıyla sorun çözülüyor,
Yaylada bulunan tapulu araziler, sanki şehir merkezindeki arazilermiş gibi gösterilip, yayladaki tapular şehir merkezine uyarlanıp tutanak altına alınıp muhtar vasıtasıyla listelenip bilirkişilerin hünerli imzalarıyla süslenip oluşturulan sahte ama resmi evrakla 300’e yakın tapuyla 3 bin dönüm üzerinde arazi el birliğiyle hokus pokus yöntemiyle cebe indiriliyor.
Köy halkının bu yolsuzluğu bilmesi tabi bu hokus pokuscuların işine gelmiyor. Bir gün patlayacak diye beklerken içlerinden rahmetli bir dostum bu konudan rahatsız olduğunu söyleyerek verdiği bilgillerle yapılan yolsuzluğun detaylarını ince ince anlattı.
O dönemin muhtarı ve yakınları pastanın büyük bir bölümünü alırken, geri kalanı da kendilerine yakın köylülerine sus payı olarak dağıtmış.
Emekli kadastro memuru da tabi pastadan faydalanmış.
Bölgede birkaç dönüm de kendi hissesine indirmeden yapamamış. Bu memurun geçmiş tapu kayıtlarına bakıldığında yaptığı yolsuzluğun, mesleğine ihanetin devleti zarara uğratmanın, yağmaya ortak olmanın anahtarları da ortaya çıkmış olacak.
Daha önce söylediğim gibi ikiz araba olayına şahit olmuştum, ikiz tapu olayıyla binlerce dönüm araziyi cebe indirmeyi de bunca yıllık meslek hayatımda ilk defa öğrenmiş oldum.
Duraliler, ünsal ve Avni Tolunay mahalleleri yani şehrin merkezindeki bu üç mahalleyi dikkatlice mercek altına alıp gereken adım atılmalı.
Toki o kadar evsiz insanı ev sahibi yapmak için yer arayışında.
İşte bu yağmacıların elindeki binlerce dönüm arazi alınıp garip gurabaya Toki şehrin merkezinde ev yapabilir, haksız yere milyonluk araziler üzerinde oturmaya çalışanların elinden bu araziler alınırsa, söylediğim gibi fakir fukara güzel bir bölgede güzel bir ev sahibi olmuş olur.
Gizli gizli toplantı yapıp hain aramayı bırakın, üzerineze haksız yere geçirdiğiniz bu arazileri içinde küçük bir vicdan varsa itiraf edip teslim.
Benden uyarması