Hatırlayın yurt dışına çıkmak zorunda kalıp gittikleri ülkelerde dahi işler çıkaran bilim adamlarımızı. Aşı çalışmasını yürüten Türk vatandaşı TIP insanlarını. Ve elimizde avucumuzda kendi bilim ve bilgeliklerimiz, eğitim metotlarımız ile öğretip büyüttüğümüz sürüsüne bilim insanlarını. Yaptıkları üretim ve ortaya çıkarttıkları mucitler ile övünmeyi buruk bir şekilde haklı sayıyoruz. Gitmemeliydiler, bırakmamalıydık, engel olmalıydık. Ama olmadı. İmkan ve olanak sunulmadığı sürece ya da az imkan sunulduğu sürece, yer, yurt, çalışma alanları kurgulanmadığı sürece daha nice bilim insanları, TIP adamları, düşünür hümanist ve marjinal insanları daha çok kaybedeceğiz.
Anadolu Ateşi’de bizim topraklarımızın özünden harmanlanarak Mustafa Erdoğan’ın müthiş emek ve çabası, gayreti, kusursuz organizasyonu sayesinde Dünya da övünç kaynağımız oldu. Olmayı da sürdürüyor. Bir değil, iki, iki değil, üç, değil çocuk gençlik kadroları kurarak Anadolu Ateşi ve bu kültürün gelecek yüz yıllara taşınması için inanılmaz bir fedakarlık.
Bu fedakarlık Türkiye yi karış karış dolaştı, hemen hemen her bölge de gösteriler yaptı, çeşitli illerde bu gösteriyi izleyemeyenlere fırsatlar yarattı. Türkiye yi dolaştı, Avrupayı arşınladı, Denizaşırı ülkelere gitti geldi Antalya da kendine yer yaptı. Önceleri Aspendos Antik Tiyatro da gösterilerini yaparken bu alanın zarar görebileceği endişesi ile gösterilerin başka yerde yapılması istendi. Aspendos un hemen yanında yer alan arazide kendine özgü binlerce kişinin aynı anda izleyebilecği muhteşem bir Arena oluşturdu.
Bu alan üzerinde kim ne hak elde etmişse eylence vergisinden, toprak kirasına kadar her şeyi resmi bir şekilde yapıldı, imzalandı ve gösteriler aksamadan bu alanda devam etti. Her ne olduysa birkaç yıldır Anadolu Ateşi’nin yanı ülkemizin tanıtım Elçisi olarak adlandırdığımız bu devasa organizasyonun bir anda yerinden kaldırılması istendi. Konuşlandığı ve gösterinin yapıldığı alanın da tarım arazisi olmadığı belirtiliyor olmasına karşılık böyle bir davranış sergilendi.
Bu tavır illegal ve Biz İstemezük diye alttan alttan kendilerini dolduranlarca ortaya çıkarılan fevri davranıştan başka bir şey değil. Bu işin altında siyaset çıkıyorsa da yazıklar olsun. Siyaseti amaç ve araç anlayışından hala ayırt edememiş küçük zihniyet Dünyaca tanınmış bir gösteri ekibinin yerinden edilmesi için çaba gösterdiğine üzülerek şahit oluyoruz. Yazıklar olsun ki yazıklar olsun.
Türkiye Cumhuriyetinin Temeli Kültürdür. Biz bu kültürümüzü ve sahip olduğumuz gelenek ve göreneklerimizi kaybetmediğimiz sürece Türk olmanın ve bu topraklar üzerinde yaşayan şanslı ülke insanları olmanın hazzını mutluluğunu dünya döndükçe yaşacağız. Ancak görülüyor ki sözünü ettiğimiz anlayışı çoktan terk etmiş Zehir düşünceler, örümcek ağı bağlamış düşünceler Kültürümüzü burnumuzun dibinde izleme fırsatı bulduğumuz ve bunun için Dünya’nın öbür ucundan kalkıp gelen onlarca insanların varlığını görmezden gelenler Anadolu Ateşi’nin ateşini Antalya da söndürmek istiyor. Anadolu Ateşinin Ateşi hiçbir zaman sönmeyecek, söndürülemeyecektir. Eğer ki kültürümüzden bahsediyor ve yaşam nedenimiz olduğunu söylüyorsak bu konuda sağ duyulu davranışların hem adalet aşamasında hem de gönüllerdeki vicdan muhasebesinde haklı yerini koruyacaktır. Yoksa yazımın hemen başında belirttiğim gibi kaçıp giden bilge ve bilim insanlarına bir de Anadolu Ateşi’nin eklenmesi büsbütün bizi perişan edecektir. Eklenir mi eklenmez mi bilinmez. Umarım onu da ülkemizden kaçırmayız diğerleri gibi.